Akreditif Alacağının Temliki Nedir?

Temlik, Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde, bir hakkın diğer bir kimseye geçirilmesi olarak tanımlanmaktadır.

Borçlar Kanunu ise kanun veya akit ile veya işin mahiyeti icabı olarak menedilmiş olmadıkça borçlunun rızasını aramaksızın alacaklı, alacağını üçüncü bir şahsa temlik edebilir, demekte ve alacaklıların borçluların rızasını almaksızın gelecekte hak edecekleri alacaklarını üçüncü şahsa devredebilmesinin olanaklı olduğunu kabul etmektedir.

UCP 600’de ise akreditif alacaklarının temliki 39. madde (Assignment of Proceeds) ile düzenlenmiştir.

Bu maddede alacak temliğinin geçerli hukuk kuralları çerçevesinde yapılabileceğine değinilmiş ve akreditif alacağının devri ile akreditif kullanım haklarının devrinin farklı iki kavram olduğuna işaret edilmiştir.

Bugünkü yazımızda akreditif alacağının temliki üzerinde duracağız. Temlik ile devredilebilir akreditif arasındaki farkları inceleyeceğiz.

Uluslararası mal alım satımlarında kullanılan ticari akreditifin bir firmaya açılması, mutlaka o firmaya ödeme yapılması anlamına gelmemektedir.

Çünkü akreditif yapısı gereği şartlı bir ödeme yöntemidir. Akreditif lehtarının akreditif altında ödeme almaya hak kazanabilmesi için mutlaka uygun ibraz yapması gerekmektedir.

Lehtar uygun ibraz yapsa bile akreditif altında yine de ödeme alamayabilir. Örneğin ambargolar veya yaptırımlar neticesinde bankaların akreditif lehtarına ödeme yapması hükümetlerce engellenebilmektedir.

Yine, akreditif lehtarının kendi lehine açılmış bir akreditif altında ibraz yapma zorunluluğu da yoktur. Lehtar o veya bu sebeple akreditif altında ibraz yapmaz ise akreditif belirli bir süre sonunda kendiliğinden ortadan kalkmaktadır.

Tüm bu sebeplerden ötürü, akreditif altında temlik işleminden bahsedilirken gelecekte gerçekleşmesi olası bir alacak hakkının temlik edildiği hatırdan çıkarılmamalıdır.

Örnek olay üzerinden akreditif temlikini anlamaya çalışalım.

İstanbul’da bulunan tekstil firmasına Belçika’dan USD 100.000’lik bir akreditif açıldığını varsayalım. İstanbul’daki tekstil firması, kendisine akreditif ihbarı yapan Türkiye’deki görevli bankaya başvurup akreditif alacağının USD 50.000’lık kısmını Gaziantep’teki fason üretim yapan bir başka tekstil firmasına temlik ettiğini varsayalım. Gaziantep’teki firmanın temlik altında ödeme alabilmesi için;

  1. İstanbul’daki firmanın akreditif altında bir ibraz yapması,
  2. Yapılan bu ibrazın amir banka tarafından uygun bulunması,
  3. Yapılan bu ibraz altında ödemenin herhangi bir ambargo veya yaptırım engeline takılmadan Türkiye’deki bankaya ulaşması gerekmektedir.

Devredilebilir olarak açılan bir akreditifin devri ile akreditif alacağının devri birbirinden bağımsız iki kavramdır. Kesinlikle birbirine karıştırılmamalıdır.

Devredilebilir olarak açılan (transferable letter of credit) bir akreditifte, birinci lehtarın akreditifin belirli bir kısmını ikinci lehtara devretmesi ikinci lehtarı akreditif işleminin bir parçası haline getirmektedir.

Devredilebilir akreditiflerde devir UCP 600 kurallarına göre yapılıp, işlem yine UCP 600 kurallarına göre yürütülmektedir.Akreditif alacağının temliki ise akreditif kurallarının kapsamı dışındadır. Türkiye için konuşursak Borçlar Kanunu çerçevesinde yürütülmektedir.

Bu yüzden akreditifte temlik işlemleri mutlaka konuya vakıf avukatlarla yapılmalı; özellikle temliknameler hukuksal yardım alınarak oluşturulmalıdır.

ÖZGÜR EKER (CDCS)

Akreditif Danışmanlık ve Eğitim Hizmetleri