Dış ticaret işlemlerinde konişmentonun düzenlenme şekli, malın mülkiyetini ve ödeme süreçlerini doğrudan etkileyen kritik bir unsurdur.
Akreditif kapsamında düzenlenen konşimentoların doğrudan alıcıya gönderilmesi, bankaların rezerv koyma hakkı ve ödeme sürecine ilişkin belirsizlikler yaratabilir.
Bu nedenle, tarafların hak kaybına uğramaması için akreditif şartlarının dikkatle incelenmesi büyük önem taşır.
Aşağıda doğrudan alıcıya gönderilen konşimentolarla ilgili ICC görüşü yer almaktadır.
Konu ile ilgili Akreditifte Doğrudan İthalatçıya Gönderilen Konşimentonun Riskleri başlıklı pdf dokümanına buradan ulaşabilirsiniz.
Not: Akreditifte Doğrudan İthalatçıya Gönderilen Konşimentonun Riskleri Nelerdir? başlık Youtube videomuz için tıklayınız.

SORU: Aşağıdaki türde şartlar içeren akreditiflerin açıldığı görülmektedir:
📌Yüklemeyi müteakip amir banka emrine düzenlenmiş konşimentonun bir orijinali doğrudan akreditif amirine gönderilecektir.
📌Alıcı olarak X bankası (amir banka değil) gösterilen konşimentonun bir orijinali doğrudan akreditif amirine gönderilecektir.
Bu tür şartların sonucunda akreditif amiri (alıcı) mallara sahip olurken amir bankanın vesaiki aldıktan sonra rezerv koyması haklı bir davranış olabilir mi? Konşimento emre düzenlenip beyaz ciro ile doğrudan amire gönderilmiş olsaydı rezerv koyma eylemi normal karşılanabilirdi.
ICC:
Birinci durumda amir bankanın vesaiki aldığında vesaiki ibraz edildiği biçimde kabul edeceğine ilişkin amirin açık onayını almadan konşimentoyu ona ciro etmemesi gerekir. Konşimentoyu amire ciro etmekle amir banka vesaikin rezervli bulunması ve amirden rezerv kaldırma yetkisi alınmaması halinde lehtarı malların mülkiyetinden yoksun bırakmış olur.
İkinci durumda ise B/L amir banka emrine düzenlenmediğinden bunun cirosu akreditifin kapsamı dışında olacaktır. Dolayısıyla amir banka aldığı vesaiki incelemek ve varsa rezerv koyup bildirimde bulunmak durumunda kalacaktır. Konişmentonun sadece emre (to order) ve beyaz cirolu (blank endorsed) olması da aynı sonucu yaratacaktır.
Yukarıdaki görüşlere rağmen lehtarın her zaman bilincinde olması gereken husus, söz konusu türde şartları içeren bir akreditifi kabul ettiğinde malların alıcıya teslim edildiği halde vesaikte bulunan rezervler nedeniyle ödemenin amir bankaca askıya alınabileceğidir.
Kaynak: Akreditiflere İlişkin Sorunlu Olaylar ve ICC Görüşleri, Haluk Erdemol
ÖZGÜR EKER (CDCS)
Akreditif Danışmanlık ve Eğitim Hizmetleri